İncil'de İsa Mesih'in Tanrı Olduğu Yazar Mı?


Sevgili ziyaretçimiz, bu makalemizde İncil’de İsa Mesih’in Tanrı olup olmadığı konusunu irdeleyeceğiz. Bizim temel kaynağımız Tanrı sözü olan İncil’dir. Eğer kargo dahil ücretsiz İncil almak isterseniz aşağıdaki linkten formu doldurmanız yeterlidir. Size iyi okumalar diliyoruz.

Talep Formu

İncil’de İsa Mesih’in Tanrı Olduğu Yazar Mı?

Soru:
1- İsa Mesih’in Tanrı olduğu İncil’de geçiyor mu?
2- Geçiyorsa İncil’in hangi bölümünde geçtiğini söyleyebilir misiniz?
3- Şayet geçmiyorsa İsa Mesih’in Tanrı olduğunu nereden biliyorsunuz?

Bir numaralı soruya cevabım kesinlikle EVET’tir! İncil’de ve hatta Tevrat, Zebur ve Peygamberlikler’de (Eski Antlaşma) İsa’nın Tanrı olan YHWH olduğu belirtilmiştir. Bu yazıda hepsini ele almak zor olacak, ama bir kısmını referanslarıyla birlikte açıklamaya çalışacağım. Bu yazı boyunca Yeni Antlaşma’da İsa’nın Tanrılığını açıkça ilan eden ayetleri ele alacağım. Eğer Rab dilerse, bir sonraki yazılarda da Mesih’in Tanrılığını Eski Ahit’ten göstermeye çalışacağım. Lakin bu konu uzun olduğundan çeşitli kaynaklardan yorum alıntıları yapamayacağım. Ama kaynak olarak Türkçe’de güzel kitaplar vardır. Bunlardan bazıları Dipnot olarak verilmiştir. [1]

İncil’e ve verdiği mesaja baktığımızda, İsa Mesih’in ilahi doğası (Tanrılığı) açık ve net bir şekilde resmedilmiştir. Bunlardan birkaçına bakalım isterseniz:

İncil – Romalılar 9:5 ayeti şöyle der:

”… büyük atalar onların atalarıdır. Mesih de bedence onlardandır. O, her şeyin üzerinde hüküm süren, sonsuza dek övülecek Tanrı’dır! Amin!

Bu ayette Mesih İsa açıkça Tanrı olarak zikredilmiştir.

İncil – Titus 2:13 ayeti şöyle der:

”Bu arada, mübarek umudumuzun gerçekleşmesini, ulu Tanrı ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in yücelik içinde gelmesini bekliyoruz.”

Yukarıdaki ayette net bir şekilde İsa Mesih’in hem ulu Tanrı hem de Kurtarıcı kimliği vurgulanmaktadır.
Bunlar Pavlus’un mektuplarında geçen ve Mesih’in Tanrılığını gösteren ayetlerden sadece birkaçıdır. Şimdi muhtemelen diyeceksiniz ki Pavlus, ilk Hristiyanların inanmadığı şeyleri İncil’e yerleştirdi. Bu tür ayetlerin olması normaldir. Fakat kanımca fazla aceleci olmamak gerekir. Şimdi bir de İsa’nın en yakını olan on iki havarisinin açıklamalarına bakalım:

Elçilere göre İsa Mesih kimdir?

Elçi Petrus şöyle diyor:

İsa Mesih’in kulu ve elçisi ben Simun Petrus’tan Tanrımız ve Kurtarıcımız İsa Mesih’in doğruluğu sayesinde bizimkiyle eşdeğer bir imana kavuşmuş olanlara selam! (İncil – 2. Petrus 1:1)

Elçi Petrus bu ayette, Tanrı ve Kurtarıcı ifadelerini İsa Mesih’e uygulamaktadır. Yani Elçi Petrus, açıkça Nasıralı İsa’yı Tanrı ve Kurtarıcı olarak çağırmaktadır.

Şimdi on iki havariden birisi olan Tomas’ın ikrarına bakalım:

Sekiz gün sonra İsa’nın öğrencileri yine evdeydiler. Tomas da onlarla birlikteydi. Kapılar kapalıyken İsa gelip ortalarında durdu, “Size esenlik olsun!” dedi. Sonra Tomas’a, “Parmağını uzat” dedi, “Ellerime bak, elini uzat, böğrüme koy. İmansız olma, imanlı ol!” Tomas O’nu, “Rabbim ve Tanrım!” diye yanıtladı.
İsa, “Beni gördüğün için mi iman ettin?” dedi. “Görmeden iman edenlere ne mutlu!”

İsa, öğrencilerinin önünde, bu kitapta yazılı olmayan başka birçok doğaüstü belirti gerçekleştirdi. Ne var ki yazılanlar, İsa’nın, Tanrı’nın Oğlu Mesih olduğuna iman edesiniz ve iman ederek O’nun adıyla yaşama kavuşasınız diye yazılmıştır.
Bu ayetler gerçekten şok edici derecede çarpıcıdır. Çünkü birincisi, Tomas önceki ayetlere göre İsa’nın dirildiğini söyleyen diğer öğrencilere, “İsa’nın diri bedenini kendi gözleri ile görmeden inanmayacağını” söylemiştir. Bu yüzden çoğu defa, “Kuşkucu” ön eki ile anılmıştır. Fakat Rab, Tomas’a göründüğünde, Tomas İsa Mesih’e Rab’bim ve Tanrım diye hitap etmiştir. Tomas açıkça İsa Mesih’i Tanrı olarak vurgulamaktadır. Peki İsa Mesih nasıl cevapladı?

Eğer İsa kendisinin Tanrı olmadığını düşünüyorsa, o zaman direkt olarak, ”Haşa! Bu bende uzak olsun! Böyle söyleme, ben de senin gibi bir kulum” diyebilirdi. Fakat İsa’nın cevabı yukarıda okuduğumuz gibi bambaşkadır. İsa Mesih bu tapınmayı ve sözleri kabul etmiştir.

Konuyu daha fazla uzatmadan bir diğer öğrencinin açıklamalarına bakalım.
Yuhanna vahiysel bildirimle yazdığı kitabın girişinde şöyle der:

Başlangıçta Söz vardı. Söz Tanrı’yla birlikteydi ve Söz Tanrı’ydı. Başlangıçta O, Tanrı’yla birlikteydi.Her şey O’nun aracılığıyla var oldu, var olan hiçbir şey O’nsuz olmadı… Söz, insan olup aramızda yaşadı.O’nun yüceliğini Baba’dan gelen, lütuf ve gerçekle dolu biricik Oğul’un yüceliğini gördük. (İncil – Yuhanna 1:1-3,14)

Bu ayetlerde şu açık ve nettir: Söz Tanrıdır ve söz insan bedeni alıp yaşamıştır. Bu Mesih’in kendisidir. Ayrıca Yaratılan her şey söz aracılığıyla yaratılmıştır ve var olan hiçbir şey O’nsuz var olmamıştır. Yani İsa Mesih yaratılmamıştır. Beden almadan önce yaratılmamış, ama yaratıcı vasfına sahip olan Oğul olarak Baba ile birlikte vardır. Herhalde kime, ”yaratılmamış ama yaratandır” diye sorsak, ”Allah’tır” diyecektir.

Peki İsa Mesih kendisi için ne dedi?

Yukarıda Tomas’ın açıklamaları karşısında Mesih İsa’nın cevabını değerlendirmiştik. Şimdi ise İsa’nın kendisi için söylediği iddialara bakalım:
İncil – Yuhanna 5. bölümde İsa’nın iyileştirdiği adam ile ilgili diyaloglar yer almaktadır.
Adam gidip Yahudi yetkililere kendisini iyileştirenin İsa olduğunu bildirdi. Şabat Günü böyle şeyler yaptığı için İsa’ya zulmetmeye başladılar.

Ama İsa onlara şu karşılığı verdi: “Babam hâlâ çalışmaktadır, ben de çalışıyorum.”
İşte bu nedenle Yahudi yetkililer O’nu öldürmek için daha çok gayret ettiler.Çünkü yalnız Şabat Günü düzenini bozmakla kalmamış, Tanrı’nın kendi Babası olduğunu söyleyerek kendisini Tanrı’ya eşit kılmıştı. (Yuhanna 5:15-18)

Bir başka yerde İsa Mesih kendisini Eski Ahit’te YHWH’nin (İsrail’in Tanrısı) adıyla tanıtmıştır. Kendisine YHWH’nin Musa’ya kendisini açıklarken kullandığı tanımı atfetmiştir. Bu tanım Mısırdan Çıkış 3:14’te ve diğer Kutsal Yazı ayetlerinde de belirtildiği gibi, “Ben Ben’im” yani, “εγω ειμι” (Grekçe)’dir. İsa Mesih şöyle diyor:

İsa, “Size doğrusunu söyleyeyim, İbrahim doğmadan önce “BEN VARIM” dedi (Ayetteki vurgular bana aittir) (Yuhanna 8:58)

Burada kullanılan kelime, YHWH’nin kendisini tanıtırken kullandığı kelimeler ile aynıdır. Kullanılan kelime, ”εγω ειμι”dir. Ayrıca bu ayette İsa Mesih, İbrahim’den önce var olduğunu bildirmiştir. Burda önemli nokta İsa’nın kullandığı zaman kipinin geçmiş zaman değil, geniş zaman olmasıdır. Bu da daha sonradan belirteceğim İsa’nın öncesiliğine vurgu yapmaktadır.
Bir başka yerde İsa şöyle demiştir:
Baba, dünya var olmadan önce ben senin yanındayken sahip olduğum yücelikle şimdi beni yanında yücelt.(Yuhanna 17:5)

Aslında bu kadar ayet İsa’nın Tanrı olduğunu düşündüğü, iddia ettiği ve öğrettiğini açıkça göstermektedir. Fakat birkaç ayetle bunu daha da keskin bir şekilde netleştirelim.
İsa bir başka yerde Baba Tanrı ile bir olduklarını söylemiştir:
“Ben ve Baba biriz.” (Yuhanna 10:30)

Ayetin devamı ise ilginçtir ve şöyle der:

Yahudi yetkililer O’nu taşlamak için yerden yine taş aldılar. (Yuhanna 10:31)

Yahudi yetkilileri bu kadar sinirlendiren ve İsa’yı öldürmeye iten nedir? Tabi ki de diğer ayetlerde de belirtildiği gibi, İsa’nın kendisini Tanrı’ya eş kılarak, O’na hakaret ettiğini düşünüyorlardı. Eski Ahit’e göre Tanrı’ya söven öldürülmeliydi (Levililer 24:16).
Bunun yanı sıra İsa sadece Tanrı’nın yapabileceği şeyleri yaptı ve yaptığını söyledi. Bunlardan birisi, “Günahları bağışlamak”tı.

İsa Günahları Bağışladı:

İsa tekneye binip karşı kıyıya geçti ve kendi kentine gitti. Kendisine, yatak üzerinde felçli bir adam getirdiler. İsa onların imanını görünce felçliye, “Cesur ol, oğlum, günahların bağışlandı” dedi. Bunun üzerine bazı din bilginleri içlerinden, “Bu adam Tanrı’ya küfrediyor! Tanrı’dan başka kim günahları bağışlayabilir?” dediler. Onların ne düşündüklerini bilen İsa dedi ki, “Yüreğinizde neden kötü düşüncelere yer veriyorsunuz? Hangisi daha kolay? ‘Günahların bağışlandı’ demek mi, yoksa ‘Kalk, yürü’ demek mi? Ne var ki, İnsanoğlu’nun (Mesih’e ilişkin bir ifade) yeryüzünde günahları bağışlama yetkisine sahip olduğunu bilesiniz diye…” Sonra felçliye, “Kalk, yatağını topla, evine git!” dedi. (Matta 9:1- 6; Markos 2:1-6; Luka 5:18-25)

İsa Kendisine Tapınılmasına izin verdi ve kabul etti:

Teknedekiler, “Sen gerçekten Tanrı’nın Oğlu’sun” diyerek O’na tapındılar. – Matta 14:33
İsa ansızın karşılarına çıktı, “Selam!” dedi. Yaklaşıp İsa’nın ayaklarına sarılarak O’na tapındılar. – Matta 28:9
Öğrencileri O’na tapındılar ve büyük sevinç içinde Yeruşalim’e döndüler. – Luka 24:52

İsa Başlangıç ve Son olduğunu söyledi:
Kutsal Yazılar bize sadece yaratan Tanrı’nın başlangıç ve Son olduğunu söyler. Nitekim Eski Ahit’te YHWH kendisi için şöyle der:
RAB (YHWH), İsrail’in Kralı ve Kurtarıcısı, Her Şeye Egemen RAB diyor ki, “İlk ve son benim, Benden başka Tanrı yoktur. (Yeşaya 44:6)

İsa diyor ki: Alfa* ve Omega*, birinci ve sonuncu, başlangıç ve son Ben’im. (Vahiy 22:13)

Sonuç olarak İncil ayetlerini incelediğimizde İsa Mesih’in Tanrı olarak ilan edildiği ve Tanrı olarak O’na tapınıldığı açıktır. Burada önemli olan soru bizim O’nun Tanrılığına vereceğimiz cevap ne olacaktır?

Esenlikle,


[1] Bazı Kitaplar: a) Çarmıh ve Hilal, Norman Geisler & Abdul Saleeb, Gerçeğe Doğru Yayınları (aynı zamanda şu linkten ulaşabilirsiniz: http://study-islam.org/turkce/turkish-book/carmih-ve-hilal) b) Mesih’in Tanrılığı, Josh McDowell & Bart Larson, Zirve Yayıncılık c) İsa’nın Şifresi, Lee Strobel, Yeni Yaşam Yayınları d) Hristiyan İlahiyatı, Wayne Grudem, Yeni Yaşam Yayınları