Nefis


Sevgili ziyaretçimiz, bu makalemizde “Nefs / Nefis?” kavramını Hristiyan bakış açısıyla irdeleyeceğiz. Bizim temel kaynağımız Tanrı sözü olan İncil’dir. Eğer kargo dahil ücretsiz İncil almak isterseniz aşağıdaki linkten formu doldurmanız yeterlidir. Size iyi okumalar diliyoruz.

Talep Formu

Nefis Nedir?

Nefis insanı kötülüğe/günaha iten unsurdur.

Her insan kendini çok daha iyi, çok daha pak, çok daha doğru birisi olarak düşünebilir. Ama her insanın içinde kötülük, pislik, eğrilik buluyor (Romalılar 7:14-23). Dolaysıyla nefs, insanın, “içinde bulunan günah”ıdır. Nefs insanı kötülüğe iter, onu hapseder, zapt eder ve kirletir. Utanca boğdurur ve insan ile Allah arasında bir perde oluşturur.

Nefis nereden kaynaklanır?

Allah sadece ve sadece iyidir. (Yakup 1:17), (1. Yuanna 1:5). Nefs Allah’ın Yaratılş tasarımının bir parçası değildir, çünkü onun yarattığı her şeyi iyidir (Yaratılış.1:31). Allah da hiç kimseyi kötüyle imtihan etmez (Yakup.1:13-17).
Nefs ilk insanın Allah’a karşı isyan etmesinin bir sonucudur (Rom.5:12-21). Nefs tohumu her insanın yüreğinde, ta hayatın başlangıcından itibaren mevcuttur (Mezmuzlar 51:4-5). İnsan da günah işledikçe günahın kölesi oluyor (Yuhanna.8:34). Bu kölelik hem cezadır hem de insanı er ya da geç Allah’a ve onun iyiliğini özlemeye itiyor (Romalılar 7:23-24).

Nefsi Zapt Etmek

Tevrat’ta insanın cennetten kovulduktan sonra verilen ilk buyruk nefsini zapt etme buyruğudur (Yaratılış 4:6-8). Zebur’da Nefsi zapt etmek için, Allah’ın insanın yüreğini yeniden yaratması gerektiğini işaret ediyor (Mezmurlar 51:10).Peygamberler kitabında Allah’ın kendisi insanlara yeni yürek vereceğini vaat ediyor. Bu vaadin iki tane ana unsuru var: Günahların bağışlanması ve Tanrı’nın insanların yüreğini Kutsal Ruh aracılığıyla yenilenmesi. (Hezekiel 11:19-20),(Hezekiel 36:25-27), (Yeremya 31:31-34), (Zekeriya 12:10-11,13:1).

Bu vaadi gerçekleşmek için günahsız Mesih’in kefil olarak insanlığın günahının cezasını taşıyacağını yazıyorlar (Yeşaya 53:1-6). İncil, bu vaat edilmiş Mesih’in, Nasıralı İsa olduğunu açıklıyor. Çarmıhta ölüp üçüncü günde dirildi. O’na iman eden herkesin günahları bağışlayıp, onları nefsin egemenliğinden kurtarıyor (Yuhanna 8:34,36). İman eden herkese yeni bir yürek verip Allah’ın egemenliğini görme ve oraya girme hakkını verir (Yuhanna 3:3,5,15-16).

Nefsi zapt etme/Tanrı’nın egemenliği İncil’in ana konusudur. Tanrı, Mesih aracılığıyla insanların yüreklerinde kendi Egemenliğini kuruyor. Vaftiz olayı da şunu simgeler: Vaftiz edilen kişi, eski nefsin hükmünde olan hayatını Mesih’in ölümüne dayanarak bıraktığını ve Tanrı’nın egemenliğinde olan bir hayatı Mesih’in dirilişine dayanarak başladığını beyan ediyor (Romalılar 6:1-23).

Nefis, insan ile Allah arasında bir perde oluşturuyor.

İnsan bundan dolayı Tanrı’nın gerçeklerini anlamaz, idrak bile edemez. (1. Korintliler 2:14). Her insan Tanrı’ya karşı ruhsal bağından yoksun (ölü) olarak bu dünyaya geliyor (Efesliler 2:1). Her insan Allah’ın Yaratılışta kastettiği sevgi ile dolu, derin ve samimi ilişkiyi özler, hayatı boyunca bu ilişkiyi arar.
Tevrat’ta bu ilginç olguyu şöyle de gösteriliyor: Tanrı ilk günahından sonra Adem ve Havva’yı cennet bahçesinden kovdu ve yaşam ağacına giden yolunu onları için melekler (Keruvlar) aracılığıyla kapattı (Yaratılış 3:24), onları kendisinden uzaklaştırdı. Musa’nın zamanında bundan dolayı Tapınağın içerisi, bu melekleri resmeden bir perde ile kapattı (Mısır’dan Çıkış 26:31-32). Perdenin arkasına ancak yılda bir sefer, Muharrem ayının Aşure gününde (Levililer 23:27) başkahin girebilirdi. Elinde günahın cezasını simgesel olarak taşıyan günah kurbanın kanı olmalıydı (Levililer 16:2-34).

İncil’de, İsa Mesih öldüğü zaman bundan dolayı o perde yukarıdan, aşağıya yırtıldığını okuyoruz. (Matta 27:50-51)
Bir insan bu perdeyi kaldıran, günah kurbanı olan Mesih’i ne zaman bulursa o zamanda Kutsal Ruh aracılığıyla nefs perdesi kaldırılır (2. Korintliler 3:15-18), Tanrı ile derin, samimi ve sevgi dolu ilişkiye girer.

Esen Kalın.